Yanova, çocukluğumda hatırladığım kadarıyla, adeta yeni bahardı, yeniden doğuşu yaşıyordu. Yani bizim Yanova’da her şeyimiz vardi. Tüm insanlarının, vatandaşlarının yaşamak için ihtiyacı olan şeylere sahip olduğu küçük bir kasabaydı. Bilirsin, çeşitli dükkanlar. Sadece üretmekle kalmayıp aynı zamanda merkezde sözde pazar dediğimiz ticaret hayatının gerçekleştiği bir yerimiz vardı. Sabahtan, sabah erkenden, kilisenin sabah çanları çaldığında, insanlar uyanıyordu, dükkanları olanlar, marketlere veya atölyelerine gidecek olanlar, bazı çiftçiler işlerine hazırlanırdılar. Esasen insanlar tüm gün boyunca çalışırdılar. Akşam saatlerinde çanlar yine çalardı ve bu ses insanlara çalışmayı bırakmayı işaret ederdi. Sonra adamlar, evlerin direği pazara çıkıp, merkezde işler, alışverişler ve mal değişimi yaparlardı.



